29 Mayıs 2010 Cumartesi

LiMe LiMe



Tekrarlanınca ne olduğu tartışılır bir duruma geliyor lime lime, tabi burada ne anlamda kullanıldığını ben bile bilmekte zorlanmaktayım. Aslında her şey lisede bir ders arasında başladı. Bilgisayar lab'ında çılgınlar gibi oynanan "soldat" adlı oyunda karakter seçeneklerinde renkle ilgili bölümde vardı lime. Tabi ki o bildiğimiz ekşi limonun yeşilinin rengiydi ama bana rumuzum için ilham verdi. Bir yineleme çalışması ile lime lime oldu ve İngilizce anlamın Türkçe yorumlaması ile ortaya değişik bir netice çıktı... Çok da güzel oldu hemencecik yeşillenip sarpa saracağım buraları. Konuşacak o kadar şey var ki yada ben öyle sanıyorum.

Bir önsöz kıvamındaki bu yazının amacı blogun sürecinde neler olacağı konusunda bilgilendirmek. Bu blogan bir şey beklemeyin, tabi ki size bir şey katacaktır ama hayatın anlamnı verecek mi bakalım diye girmeyin bu siteye, bol bol eleştirin beni zira eleştiri iyidir ufku genişletir. Ne uğruşıcam bununla deyü sallamamazlık yapmayın sakın. Laf dalaşına da girin, emin olun en kısa sürede cevabı vereceğimdir. Yazılar bir sürü boş beleş olacak, zaten nitelikli yazsam burada ne işim var giderim kitap yazarım. Yine de okunmak isteyen aciz bi dilenciyim, öğrenmek için dilenen bir dilenci. Hani karşılaşınca limon yiyen biri görmüş gibi yüzün hafif bir ekşilik almasına neden olacak cinsten.

Neyse uzatmadan lime lime olacak buralar çok da güzel olacak, hatta oldu bile bakın...









Hiç yorum yok:

Yorum Gönder